- Haberler
- Siyaset
- Suat Kılıç: Seçilen belediye başkanlarının dönem sona erinceye kadar seçildikleri partiden ayrılmaları yasaklanmalı
Suat Kılıç: Seçilen belediye başkanlarının dönem sona erinceye kadar seçildikleri partiden ayrılmaları yasaklanmalı
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, 'Sayın Çerçioğlu, beş dönemdir CHP seçmeninin oylarıyla seçilen biri. Parti değiştirmektense evine dönse daha sağlıklı bir karar vermiş olurdu diye düşünüyorum. Siyasette bu tür yer değiştirmeleri hele ki böylesi kritik zamanlarda doğru bulmuyor ve tasvip etmiyoruz. Türkiye'de artık bir düzenleme yapılmalı ve seçilen milletvekillerinin, seçilen belediye başkanlarının dönem sona erinceye kadar seçildikleri partiden ayrılmaları yasaklanmalıdır' dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Kılıç, konuşmasında, “Tarım ülkesi Türkiye'de sebzeye, meyveye ulaşmak maalesef lüks haline gelmiş bulunuyor. Zirai don vardı, çiçekler yandı, mahsul azaldı deyip geçemeyiz. Tarımda rekolteyi her yıl doğal afetler belirleyecekse Allah vatandaşımızı olası bir açlıktan korusun demek zorundayız. Doğal afetlere hazırlıklı olmak, alternatif senaryolar oluşturmak, hükümet olmanın doğal gereği değil midir? Doğal afetlerle vatandaş baş başa kalacaksa hükümet olmanın doğasının gereği nedir? Gıda güvenliğinin sağlanması, sağlıklı ve sürdürülebilir gıda zincirinin oluşturulması Türkiye için bugün başlı başına bir milli güvenlik meselesidir. Bu milli güvenlik meselesi milli güvenlik kurulunda ele alınmaya değer önemdedir. Bununla birlikte tatlı su kaynaklarının korunması da gerçek bir beka meselesidir. Tatlı su kaynaklarımızın, akarsularımızın, derelerimizin, göllerimizin korunması Türkiye için gerçek bir beka meselesidir. İçinde bulunduğumuz yüzyılda su, petrolden daha kıymetli, daha önemli hale gelmiş bulunmaktadır. Türkiye şimdilik su kesintisi uygulayan belediyelerin hangi partili olduğunu konuşmakla meşgul. Çok yakında partisi ne olursa olsun tüm belediyelerden bu anons işitilecek. Yol yakınken tedbir almak, su savaşları başlamadan içilebilir su kaynaklarını çoğaltmak polemik meselesi değil hükümet ve devlet olmanın gereğidir. Önlemlerin bir an önce alınması lazım. Derhal ve behemehâl. Deniz suyu mı artırılacak? Gri sular mı kullanılacak? Yağmur suları mı toplanacak? Yeni barajlar mı yapılacak? Her ne yapılacaksa yapılmalı. Türkiye kimseye el açmak zorunda kalmadan su yönetim planını yapmalı ve kamuoyuna açıklamalıdır” diye konuştu.
Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Terörsüz Türkiye Komisyonu'nun çalışmalarını da yakından izliyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Terörsüz Türkiye Komisyonu çalışmalarına devam ediyor. Şu ana kadar elle tutulur, somuta yönelik bir veriye ulaşılabilmiş değil. Komisyonda üyemiz var, komisyonlarda arkadaşlarımız var. Konuşulanlar kısmen dışarıya açıklanmayacak, konuşulmayacak ama yakından takip etmek zorundayız. 10 yıl boyunca orada konuşulanlar dışarıda konuşulmayacak tamam ama tutanaklar çerçevesinde konuşulanları konuşabiliriz. Şu ana kadar anlatılanlar malumun ilamından öte bir anlam ifade etmemektedir. Bizim terörist Abdullah Öcalan'dan bir beklentimiz yoktur. Öcalan'lı bir gelecek, Apo’lu bir meclis hayalimiz yoktur. Buna rızamız ve tahammülümüz de yoktur. Türkiye Büyük Millet Meclisi Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran halkların meclisidir. Hepimizin meclisidir. Adı üstünde Büyük Millet Meclisi'dir. Milletimizin her bir ferdini kapsayan bir meclistir. Gazi Mustafa Kemal'in Cumhuriyetin kuruluşundaki ifadesiyle ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran unsur Anasır-ı İslamiye'dir.’ Anadolu'da var olan etnisitesi önemli olmaksızın tüm bireylerin tüm halkların cumhuriyetin temelinde harcı vardır. Cumhuriyetin duvarlarında katkısı vardır. Türkiye Cumhuriyeti de Türkiye Büyük Millet Meclisi de hepimizin Cumhuriyeti ve hepimizin meclisidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi terör örgütlerinin de teröristlerin de sığınağı değildir. Teröristleri affetmezseniz terörü bitiremezsiniz. Evet canımız yandı. Affetmiyoruz. Kaldı ki biz affetsek millet affetmez. Millet affetse şehit aileleri affetmez. Gaziler affetmez. Tarih affetmez” dedi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Kılıç, konuşmasında, “Tarım ülkesi Türkiye'de sebzeye, meyveye ulaşmak maalesef lüks haline gelmiş bulunuyor. Zirai don vardı, çiçekler yandı, mahsul azaldı deyip geçemeyiz. Tarımda rekolteyi her yıl doğal afetler belirleyecekse Allah vatandaşımızı olası bir açlıktan korusun demek zorundayız. Doğal afetlere hazırlıklı olmak, alternatif senaryolar oluşturmak, hükümet olmanın doğal gereği değil midir? Doğal afetlerle vatandaş baş başa kalacaksa hükümet olmanın doğasının gereği nedir? Gıda güvenliğinin sağlanması, sağlıklı ve sürdürülebilir gıda zincirinin oluşturulması Türkiye için bugün başlı başına bir milli güvenlik meselesidir. Bu milli güvenlik meselesi milli güvenlik kurulunda ele alınmaya değer önemdedir. Bununla birlikte tatlı su kaynaklarının korunması da gerçek bir beka meselesidir. Tatlı su kaynaklarımızın, akarsularımızın, derelerimizin, göllerimizin korunması Türkiye için gerçek bir beka meselesidir. İçinde bulunduğumuz yüzyılda su, petrolden daha kıymetli, daha önemli hale gelmiş bulunmaktadır. Türkiye şimdilik su kesintisi uygulayan belediyelerin hangi partili olduğunu konuşmakla meşgul. Çok yakında partisi ne olursa olsun tüm belediyelerden bu anons işitilecek. Yol yakınken tedbir almak, su savaşları başlamadan içilebilir su kaynaklarını çoğaltmak polemik meselesi değil hükümet ve devlet olmanın gereğidir. Önlemlerin bir an önce alınması lazım. Derhal ve behemehâl. Deniz suyu mı artırılacak? Gri sular mı kullanılacak? Yağmur suları mı toplanacak? Yeni barajlar mı yapılacak? Her ne yapılacaksa yapılmalı. Türkiye kimseye el açmak zorunda kalmadan su yönetim planını yapmalı ve kamuoyuna açıklamalıdır” diye konuştu.
Kılıç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Terörsüz Türkiye Komisyonu'nun çalışmalarını da yakından izliyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Terörsüz Türkiye Komisyonu çalışmalarına devam ediyor. Şu ana kadar elle tutulur, somuta yönelik bir veriye ulaşılabilmiş değil. Komisyonda üyemiz var, komisyonlarda arkadaşlarımız var. Konuşulanlar kısmen dışarıya açıklanmayacak, konuşulmayacak ama yakından takip etmek zorundayız. 10 yıl boyunca orada konuşulanlar dışarıda konuşulmayacak tamam ama tutanaklar çerçevesinde konuşulanları konuşabiliriz. Şu ana kadar anlatılanlar malumun ilamından öte bir anlam ifade etmemektedir. Bizim terörist Abdullah Öcalan'dan bir beklentimiz yoktur. Öcalan'lı bir gelecek, Apo’lu bir meclis hayalimiz yoktur. Buna rızamız ve tahammülümüz de yoktur. Türkiye Büyük Millet Meclisi Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran halkların meclisidir. Hepimizin meclisidir. Adı üstünde Büyük Millet Meclisi'dir. Milletimizin her bir ferdini kapsayan bir meclistir. Gazi Mustafa Kemal'in Cumhuriyetin kuruluşundaki ifadesiyle ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran unsur Anasır-ı İslamiye'dir.’ Anadolu'da var olan etnisitesi önemli olmaksızın tüm bireylerin tüm halkların cumhuriyetin temelinde harcı vardır. Cumhuriyetin duvarlarında katkısı vardır. Türkiye Cumhuriyeti de Türkiye Büyük Millet Meclisi de hepimizin Cumhuriyeti ve hepimizin meclisidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi terör örgütlerinin de teröristlerin de sığınağı değildir. Teröristleri affetmezseniz terörü bitiremezsiniz. Evet canımız yandı. Affetmiyoruz. Kaldı ki biz affetsek millet affetmez. Millet affetse şehit aileleri affetmez. Gaziler affetmez. Tarih affetmez” dedi.
Bakmadan Geçme